Peygamberimizin (s.a.v) ilk cuma hutbesi neydi? Peygamberimiz (s.a.v) ilk cuma namazını nerede kıldırdı?
Cenab-ı Hak, buyurur:
“İyi bilin ki; bu dünya hayatı, aldatıcı bir faydadan başka bir şey değildir.” (al-i İmran, 185)
Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- de, Ranuna vadisinde kıldırdığı ilk Cuma namazının hutbesinde ahiret hazırlığının ehemmiyetine şöyle dikkat çekmiştir:
“Ey insanlar!
Sağlığınızda ahiretiniz için hazırlık yapınız! Muhakkak her biriniz ölecek ve sürüsünü çobansız bırakacaktır. Sonra Allah, ona tercümansız ve vasıtasız olarak diyecek ki:
«Benim Rasulüm gelip de size emirlerimi bildirmedi mi? Ben sana mal-mülk verdim, pek çok iyiliklerde, ihsanlarda bulundum; sen kendin için ne getirdin?»
Bu sual ile karşılaşan herkes, sağa-sola bakacak bir şey göremeyecek, önüne baktığı zaman cehennemi görecek…
O halde uyanınız! Kim (hiçbir imkanı olmayıp) yarım hurma ile dahı ateşten korunmaya muktedirse, onu yapsın! Kim ki o yarım hurmayı bulamazsa, bari tatlı bir söz söyleyerek iyilik etmeye çalışsın! Çünkü bir iyiliğe on mislinden yedi yüz misline kadar sevap verilir.” (İbn-i Hişam, I, 118-119, Beyhakı, Delail, II, 524)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2020 Ay: Ağustos, Sayı: 186
Cenab-ı Hak, buyurur:
“İyi bilin ki; bu dünya hayatı, aldatıcı bir faydadan başka bir şey değildir.” (al-i İmran, 185)
Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- de, Ranuna vadisinde kıldırdığı ilk Cuma namazının hutbesinde ahiret hazırlığının ehemmiyetine şöyle dikkat çekmiştir:
“Ey insanlar!
Sağlığınızda ahiretiniz için hazırlık yapınız! Muhakkak her biriniz ölecek ve sürüsünü çobansız bırakacaktır. Sonra Allah, ona tercümansız ve vasıtasız olarak diyecek ki:
«Benim Rasulüm gelip de size emirlerimi bildirmedi mi? Ben sana mal-mülk verdim, pek çok iyiliklerde, ihsanlarda bulundum; sen kendin için ne getirdin?»
Bu sual ile karşılaşan herkes, sağa-sola bakacak bir şey göremeyecek, önüne baktığı zaman cehennemi görecek…
O halde uyanınız! Kim (hiçbir imkanı olmayıp) yarım hurma ile dahı ateşten korunmaya muktedirse, onu yapsın! Kim ki o yarım hurmayı bulamazsa, bari tatlı bir söz söyleyerek iyilik etmeye çalışsın! Çünkü bir iyiliğe on mislinden yedi yüz misline kadar sevap verilir.” (İbn-i Hişam, I, 118-119, Beyhakı, Delail, II, 524)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2020 Ay: Ağustos, Sayı: 186